TFF. ACİZ VE BECERİKSİZ YÖNETİLİYOR !..

Süper Kupa finalinde yaşananlar, TFF için üzücü ve son derece kaygı verici bir şekilde sonuçlandı. Yaşanan saha olayları tabiî ki tasvip edilemeyecek cinsten, ancak bunun sorumlusu ne Atiker Konyaspor kulübü ve taraftarı, nede Beşiktaş kulübü ve taraftarıdır. Ben sadece ceza keserim kasama para girsin gerisine karışmam şekliyle yönetilen TFF’nun adiliyetsiz, beceriksiz ve aciz yönetimi sorumludur. Yaklaşık iki ay önce Eskişehir’de oynanan Ziraat Türkiye Kupasında da maç bitiminde sahaya girme olayları olmuş sakin bir şekilde sevinç kutlamaları yapılmıştır. O maçın ardından Ne Atiker Konyaspor nede Başakşehir kulübü ve taraftarı cezalandırılmamıştır. Şimdi Bu neyin nesi diye sorduğumuz zaman sadece göze çarpan ve cezai müeyyide uygulanması gereken fark sahaya kelebek diye tabir edilen çakının atılması. Atan kişi yakalanmış, ifadesi alınmış ve ömür boyu maçlara girmeme cezası verilmiştir. Şimdi TFF ye soruyorum. Burada Kombinelerini almış dört gözle sezonun başlamasını bekleyen Konyaspor ve Beşiktaş taraftarının suçu nedir ?

Ayrıca, maç öncesi TFF yetkilileri yeni yapılan samsun 19 mayıs stadını incelemek için gittikleri zaman güvenlik zafiyetinin olmadığını şimdi nasıl izah edecekler ? Sayın Demirören olayların bitiminde yaptığı açıklamada güvenlik konusu ve sorumlusu TFF nin değil güvenlik şirketlerinindir. Kurumumuzun bu işle bir ilgisi olamaz açıklamasını yapmıştır. Güvenlik için yeni stadın ilk maçı olması nedeniyle daha hassas incelenmesi gerektiği görevi kime ait ? Güvenlik önlemini almak ve taraftarı değil, suçu işleyen kişiyi belirlemek için konulan passolig kuralı neden uygulanmadı ?  Çakı ve yanıcı maddeler tribünlere nasıl sokuldu ? bunu yapanlar belirlenip yakalanarak , Konyaspor ile Beşiktaş taraftarını cezalandırmak nasıl bir anlayış ? Bunun yanı sıra Beşiktaş kulübüne 1 Atiker Konyaspor kulübüne 5 maç kendi evinde ceza verilmesi nasıl bir adiliyet ?

Onuda geçtim Beşiktaş kulübüne 100 bin Atiker Konyaspor Kulübüne toplam 350 bin lira ceza verilmesi sadece kasaya para girsin, Fatih Terim’in tazminatını çıkaralım gerisine karışmam mantığıyla belirlenmiş rakamlar mı ?

Son iki sezondur başarılı olan iki güzide kulüp A.Konyaspor ve Beşiktaş’ı PFDK na sevk ederek ben görevimi yaptım bitti mantığı, TFF ye kesinlikle yakışmamaktadır ve bu onurlu kurumun işleyişi maalesef zarar görmekte olan kurum haline gelmiştir.

TFF ve buna bağlı birimler, kendilerine çeki düzen vererek Türk futbolunun sadece maddi kaynaklara bağlı olmadığını görmek zorundadırlar.

Bu nedenle sadece Konyaspor ve Beşiktaş değil bütün kulüplerin her iki haftada bir TFF’den şikâyetçi olması sorunun büyük olduğu anlamına gelmektedir. Kulüpler birliği ve yeni başkanı sayın Dursun Özbek ile bütün takımların özellikle güvenlik, konusunda daha hassas olması gerektiği aşikârdır. Bu nedenle TFF nin, daha adiliyeti, acizliği ve beceriksizliği konusunda bilgilendilirmesi gerektiğini düşünüyorum.

Bu tür cezalar Türk futboluna daha çok zarar vermektedir. Bu nedenle henüz sezon başındayken Türkiye Futbol Federasyonu’nu hassasiyet duygusuyla ve objektif olmaya davet ediyorum.

Kalın sağlıcakla.

NEDEN, NASIL VE NE YAPILMALI ?

3 SORUYA 10 CEVAP !...

Atiker Konyaspor,  irtifa kaybetmeye devam ediyor.  İçeride oynanan G.Antep maçıyla başlayan hızlı düşüş devam ederken, Lige havlu atan yeşil beyazlılara, nedeni belli olmayan ve oynanan oyun ile yenilen goller nedeniyle gelen tepkilerde büyüyor.  Bu düşüşü ve önlemini ben 3 soruya 10 cevap vererek kendimce çözmeye çalıştım.  Sorular basit. Neden, Nasıl, Ne yapılmalı ?

Soru 1: Atiker Konyaspor, neden son haftalarda düşüşte ?

Cevap 1 : Her takım sezon boyunca iniş ve çıkışlar yaşayabilir, Atiker Konyaspor ise şimdiye kadar  yükselme göstermedi ama son haftalarda bu istikrarınıda koruyamadı.

Cevap 2 : Kupa’da mücadele eden takımlar lig’de rahat bir konumdaysa konsantrasyon sorunu yaşadığı için düşüş yaşayabilir.

Cevap 3 : Kulüplerdeki mali sıkıntıların oyunculara yansıması nedeniyle performans düşüklüğü yaşayabilir. Atiker Konyaspor’da böyle bir sıkıntı olmadığını tahmin ediyorum. Bu nedenle yeşil beyazlı ekibimiz, Lig’e havlu atıp Kupada yarı final 2. maçına ve Final maçına odaklandığını düşünüyorum.

Soru 2 : Atiker Konyaspor nasıl son haftalarda düşüşte ?

Cevap 1: Aslında bu sorunun cevabının ucu açık olsada benim düşüncem bu soruyu sezonun en başından itibaren sorgulamalı. Çünkü güzel bir başarının ardından kazanılan vizyon ve Konya’nın beklentisi yüksekti. Bunun için transfer konusunda hassas olunmalıydı.

Cevap 2 : Aykut hoca’nın oyun sistemi geçen sezonun sonlarına doğru zaten diğer takımlar tarafından ezberlenmişti. Aynı sistemi devam ettirmesi süper lig’deki 17 takımın ekmeğine yağ sürdü.

Cevap 3 : Son haftalarda yaşanan düşüş, Aykut hoca’nın isminin 2018 e kadar olan sözleşmesi olmasına rağmen  Fenerbahçe ile anılması ve aldığım duyuma göre gizli görüşmeler yapılarak Fenerbahçe konusuna sıcak bakması. Konyaspor yönetimininde sadece teklif götürdük diyerek kenara çekilmesi, ortadaki gidecekmi kalacakmı sorusunun cevabının havada kalmasına neden olduğu için hem oyunculara hem taraftara olumsuz yansıdığı için yaşanıyor olabilir.

Soru 3 : Bu durumda neler yapılmalı ?

Cevap 1 : Lig konusu kafalarda bittiği için önem arzeden ve acil olarak öncelik verilmesi gereken konu önümüzdeki Salı gününe odaklanıp, Kasımpaşa maçının ne yapıp edip kazanılması yönünde çalışmalar yapılmalı.

Cevap 2 : Geçen sezonu 3. Bitirip bu sezon orta sıralarda kalmanın cevabı bulunmalı. Sorun Aykut hoca’daysa başkan hocayı sorgulamalı. Oyunculardaysa Hoca oyuncuları sorgulamalı.  Yani bir şekilde bu sorun çözülmeli ki önümüzdeki sezona yansımasın.

Cevap 3 : Aykut hoca gittiği takdirde yeni gelecek hocanın istediği oyuncular ve yönetimin scout ekibinin izlediği oyuncuların raporları kamp döneminin başında sonuçlandırılmalı.

Cevap 4 : Yönetim transfer konusunda çok daha hassas olmalı her zamanki yaptığı gibi son dakikaya kadar beklememeli. Son dakikada olası bir sürpriz içinde hazırlıklı olmalı.

Kalın sağlıcakla.

                                                                                                                Oktay SINIĞ

HAKLI ÇIKMAK İÇİN BİR SEZON BEKLEDİM !..

                                                HAKLI ÇIKMANIN GURURU !..
Cumartesi günü, Gözde Tv de, birlikte yorum yaptığımız Murat Baydar'ın sosyal medyada paylaştığı bir tesbit dikkatimi çekti. Tesbit şuydu. 2 - 0 dan son dört dakikada 3 gol yiyerek 3 - 2  mağlup olan dünya genelinde başka takım yok. Araştırmış ve böyle bir sonuca ulaşmış. Kendisini bu araştırmasından dolayı kutluyorum. Paylaştığı bu olayın altına birçok yorum gelmiş. Bu sistemle olacağı buydu, Konyaspor geriye çekilmekten başka birşey bilmiyor, v.s. gibi yorumlar.
İşte tamda bu konudan bahsettiğim için ve Aykut hocayı değilde sistemini eleştirdiğim için beni Atiker Konyaspor düşmanı ilan edenler, ne olduda hoca'nın oyun anlayışından memnun değilsiniz ? Hatırlıyormusunuz geçen sezon başlarında sistemi eleştirdiğim için kamuoyunda 8. haftadan sonra bu takım iyi olacaktır denilmişti. Bende olabilir ama bu sistem uzun vadede iş yapmaz demiştim. Öyle olmadımı ? Geçen sezon lig'i biraz başarı, biraz şans, biraz tesadüf ve birazda akılcılıkla 3. bitirdik. Yine hatırlarsanız Ankada'da oynanan osmanlı maçının tesadüf kazanıldığını sissoko ile atılan golden hemen sonra canlı anlatımla belirtmiştim. İşte o maçın ardından katıldığım bir tv programının ardından beni yorumcu olarak istemeyenlere soruyorum. Ne olduda şimdi Aykut hoca'nın oyun anlayışından memnun değilsiniz ? Kasımpaşa ve öncesinde Konya'da oynanan G.Antep maçlarından sonra neden oyun sisteminden memnun kalmadınız ? İşte tamda bundan bahsediyordum. Taaa geçen sezonun başlarından itibaren bu günleri görüyordum. Yanlış anlaşılmasın. Türkiye Kupasında finale çok yaklaştık. Tabiiki bu bir başarı ama lig'de beklentinin altında kalmanın sorumlusu Aykut Hoca ve sistemine bağlıdır. Haksızlık etmeyeyim. Lig'de beklentinin altında kalınması sadece Aykut Hoca ve sistemine bağlı değil tabiiki. Faturanın yarısını Avrupa'ya gidecek olan bir takıma vizyon kazandırmak adına, iki veya üç transfer yapmayan, hatta bırakın transferi elindeki oyunculara bile sahip olma beceriksizliğini gösteren yönetime kesmek gerekiyor. Geçtiğimiz sezonu 3. bitiren bir takımın şu anda 8. sırada olması sizce başarımı başarısızlıkmı ? Başarıysa kimi ödüllendirmek gerekiyor başarısızsa sorumlusu kim ? Türkiye Kupasında final oynamak ( Düşük bir ihtimal ama Kasımpaşa'ya elenmez ise ) başarıdır. Ama 34 haftalık bir lig maratonunda 5 basamak geriye düşmeyi,  taraftarıyla, stadıyla, milli maç performansıyla, övgüler alan Konya camiası haketmiyor. Aykut Kocaman, Fenerbahçe, Z.Türkiye Kupası ve önünde duran 2018 e kadar olan sözleşmesi olan üçgen içerisinde birşeyler yapma çabasını göstersede egosundan biraz vaz geçip taraftara kulak vermeli. Taraftar  bu nasıl oyun, Gol atıp geriye çekilmek oyun sistemi falan değil, Oyuncu değiştirmenin belirli bir zamanımı olur ? gibi benzeri tepkiler gösteriyor. Bu yüzden sezonun bitmesine haftalar kala Aykut hoca bir gününü kendine ayırıp başını iki elinin arasına alarak karar vermeli. Gitmelimiyim, kalmalımıyım, gidersem ne olur, Kalırsam neler yapabilirim-i düşünüp karar vermeli. Yoksa hem kendisine hemde Atiker Konyaspor'a zarar veriyor. Karar verdiği  andan itibaren yönetime ve sonrasında Medya'ya kararını bir an önce bildirmesi gerekiyor. Yok bir kaç hafta içinde, yok şu maçtan sonra veya sezon sonunda gibi aldatmaca açıklamaları okuyoruz, görüyoruz. Bu iş netleşmedikçe hem Aykut hoca, hemde Konyaspor camiası huzursuzluk yaşıyor. Kafasının rahat olması, takıma, taraftara yönetime herkese olumlu yansıyacaktır. İşte bu yüzden top Aykut hoca'da. Hoca ara pasını yönetime atar, yönetim uzun pasla tekrar Aykut hoca'ya verirse sistem böyle çöker. Burada yönetimede seslenmek gerekiyor. Hocam önünde 1 yıllık daha sözleşmen var.  kalacakmısın gidecekmisin ? kalırsan + 2 yıl daha teklifimiz var. Gideceksende net olarak söyle, şimdiden hoca arayışına geçelim demeli. Masaya oturup kararını sormalı. Sezon sonuna kadar Aykut hoca görevine devam ediyor, Aykut Kocaman, bizim hocamızdır, gibi açıklamalar klasik cümlelerden öte gitmez. Ayrıca her zaman dile getiriyorum yönetimin şu bir türlü bitmeyen borç için geçerli bir mazeretini neden şeffaflık içerisinde paylaşmaktan kaçınıyor oda ayrı bir konu.
Konu konuyu açınca bir takım düşüncelerim depreşti. Kızdım yine. Asıl mesele şu son haftalarda oynanan oyunu ben geçen sezonun başlarında görmüş, dile getirmiştim. Bu yüzden haklı çıkmanın gururunu yaşıyorum.
Kalın sağlıcaka.

FİNAL İÇİN İKİ TAKIM, TEK BİLET !..

                                                                  FİNALE İKİ TAKIM, TEK BİLET  !.. 

Bu sezon lig’de beklentilerin altında kalan Atiker Konyaspor, Avrupa’ya gidebilmenin en kısa yolu olan Kupaya sarıldı. Yeşil beyazlılar sezon başında üç kulvarda mücadele etmesine rağmen, Avrupa’dan elenmesi ve Lig’in bitmesine 7 hafta kalmasına rağmen ilk beşin uzağında kalması nedeniyle elinde sadece Ziraat Türkiye Kupası kaldı. Kulvarların üçünüde aynı anda götüremeyen Atiker Konyaspor, bu mücadelelere rağmen kupa’da yarı finale kadar geldi ve artık eline geçmiş olan bu şansı kullanabilmesi için önünde hiçbir mazereti kalmadı. İki gün sonra Perşembe günü yarı finalin ilk karşılaşmasında Kasımpaşa ile İstanbul’da karşılaşacak olan A.Konyaspor, avantajlı bir skorla Konya’ya dönmenin hesaplarını yapıyor. Cuma günü lig’de çok kötü bir futbol sergileyen ve bunun sonucunda lig’in dibindeki G.Antepspor’a mağlup olan yeşil beyazlıların, Perşembe günü nasıl bir performans göstereceği merak konusu. İşte bu anlamda yarı finalin ilk maçında her iki takımıda hem analiz edelim hemde istatistiki bilgilerine göz atalım istedim.

Her iki takımında lig’de iddiasının olmaması ve kupa’ya odaklanması iki maçında zor olacağı anlamına geliyor. Bu yüzden Önce ev sahibi ekip Kasımpaşa’ya bakalım.

Kasımpaşa lig’de Atiker Konyaspor’un hemen iki basamak altında 37 puanla 10. Sırada bulunuyor. Attığı ve yediği gollerin sayısı Konyaspor’la hemen hemen aynı düzeyde.  Kupadaki performansı ise iddialı. Kupa’ya 3. Turdan başlayan Kasımpaşa, bu turda Kahramanmaraşspor’u 2 – 0 mağlup ederek grup aşamasında mücadele etmeye hak kazandı. Gruplarda ise, Sancaktepe Belediye, İnegölspor ve Ç.Rizespor ile mücadele ettiler. Grup maçları sonunda 15 puanla lider olarak son 16 ya kalmayı başaran Kasımpaşa, bu turda Osmanlıspor’u 90 dakikası 0 – 0 biten maçın uzatma dakikalarında Turgut Doğan’la 1 – 0 lık skoru yakalayarak çeyrek finale yükseldi. Çeyrek finalde ise, aynı grupta yer alan ilk iki takımın mücadelesinde Ç.Rizespor’u 2 – 2 ve 2 – 0 la geçen Kasımpaşa yarı finalde Atiker Konyaspor’un rakibi oldu. Buraya gelene kadar İstanbul ekibinin nasıl bir performans gösterdiğine istatistiki bilgilerle bakalım. Grup maçlarına Ç.Rizespor ile başlayan Mavi beyazlılar, B grubunda oynadığı 6 maçta 18 gol atıp, 13 golü kalesinde gördü. Bol gollü olan karşılaşmalarda Kasımpaşa, oyununu 90 dakika boyunca bırakmayan disiplinli bir görüntü veriyor. Bunuda attığı 18 golün 10 tanesini ilk yarılarda 8 tanesini 2. yarılarda bularak ıspatlıyor. Yediği goller ise ilginç. Perşembe günkü rakibimiz yediği 13 golün sadece 4 ünü ilk yarıda ağlarında görmüş, ikinci yarıda ise 9 gole engel olamamış. Kendi sahasında ise oynadığı 6 maçta attığı ve yediği gollerin sayısı eşit. Rakip filelere 10 gol atmasına rağmen yine 10 golü ağlarında gördü. Yani özetle Atiker Konyaspor’un Perşembe günü çok dikkatli ve sabırlı oynayarak, gol yemeden maçı tamamlaması gerekiyor. Yada bir şekilde deplasmanda attığı golün avantajını düşünerek gol yada goller atması gerekiyor ki, Konya’da oynanacak ikinci maç için final yolunda avantajı olsun.

Atiker Konyaspor ne yaptı birde onu irdeleyelim.

Atiker Konyaspor, H grubuna deplasmanda oynanan maçta Trabzonspor’a 1 – 0  mağlubiyetiyle başlamasına rağmen, grubu 11 puanla lider olarak tamamladı. Grubun sürprizi ise favori gösterilen Trabzonspor’un 3. Olarak kupaya veda etmesiydi. 2. Sırada yer alan takım Gümüşhanespor çeyrek final sevincini yaşadı.

Atiker Konyaspor grupta. Gümüşhanespor, Kızılcabölükspor ve Trabzonspor ile mücadele etti. Bu maçlarda rakip filelere 9 gol gönderen yeşil beyazlılar, oynadığı 6 karşılaşmada, kalesinde yalnızca 2 gol gördü. Grup aşamasında Konya Arena’da hiç gol yemeyen Atiker Konyaspor, Attığı 9 golün 3 ünü ilk yarılarda 6 sını ikinci yarılarda kaydetti. Ağlarında gördüğü 2 golden 1 ini ilk yarıda 1 ini ise 2. Yarıda görerek grubu lider tamamladı ve son 16 da Ümraniyespor’un rakibi oldu. Oynanan maçın uzatma dakikalarında bulduğu golle rakibini 2 – 1 mağlup ederek, adını çeyrek finale yazdırdı. Çeyrek finalde ise Sivasspor’u 0 – 0 ve 3 – 2 lik skorlarla geçerek yarı finalde Kasımpaşa’nın rakibi oldu.

Böyle bir ortamda Atiker Konyaspor için, bana göre özellikle ilk maçın İstanbul’da olması avantaj. Bu avantajı iyi kullanıp bir şekilde golü bulması hatta mümkünse galibiyetle dönmesi, ikinci maçta Konya Arena’yı dolduracak taraftarlar için şölen olacaktır. Bu nedenle Gaziantep mağlubiyeti ve oynadığı kötü futbolu kafalarından silip bu maça odaklanarak Başakşehir veya Fenerbahçe’nin  finaldeki rakibi olabileceğini düşünmeleri gerekiyor.  

Kalın sağlıcakla.

                                                                                                                                    Oktay SINIĞ

LEVENT AKDAĞ İLE ATİKER KONYASPOR !..

 

TARAFTARIN SESİNDE LEVENT AKDAĞ'A SORDUM !..

                                                

Bu hafta taraftarın sesi köşemizde, Atiker Konyaspor'u yakından takip eden, çok daha önemli bir maç varken bile eğer çakışıyorsa Atiker Konyaspor maçını tercih eden Levent Akdağ kardeşimle röportajımızı yaptık.

Bugünkü röportajımız, önceki yazılarımızdan biraz farklı olsun istedim. Bugüne kadar konuklarımla hep söyleşi yaparak, konuklarımın düşüncelerini, yorumlarını sohbet ortamında sizlere aktardım. Bugün ise röportajımızı  soru - cevap şeklinde sizlere aktaracağım.

Levent kardeşime bugün akşam oynanacak olan çok önemli bir maçtan bahsederek başlamak istediğimi sordum. Evet Beşiktaş - O.Lyon maçını kastediyorum.

BEŞİKTAŞ - LYON 

Oktay SINIĞ : Bu akşam Vodafone Arena'daki atmosferin nasıl olacağını tahmin edebiliyorum. Maç için neler düşünüyorsun ?

Levent Akdağ : Beşiktaş, kontrollü oynamak zorunda. Marcello olmadığı için topa hakim olmalı. rakip hızlı oynamayı tercih eden bir takım olduğu için oyunu dengede tutarak, rolantide tutarak gol bulmalı. bulduğu takdirde de geriye yaslanmadan 1-0 a odaklanmalı. Beşiktaş'ın tur şansı bana göre yüzde 70.

UEFA'NIN CEZASI

Oktay Sınığ : UEFA'nın her iki takımada verdiği ceza için neler düşünüyorsun ?

L.A : Fransa'da oynanan ilk maçta bilet satışından, güvenlik tedbirlerine, tribündeki merdivenlerin ihlalinden, maç öncesi ve sonrası olan olaylara kadar yüzde 80  Lyon sorumludur. Ancak her iki takımada aynı ceza verilmesi, yani 2 yıl ertelemeli 1 yıl men cezası, bence çifte standarttan başka birşey değildir. UEFA'nın adaletsiz yönetimini bu konuda kınıyorum.

ATİKER KONYASPOR

Gelelim Atiker Konyaspor'a

O.S : Aykut hoca aylardır gidecek gitmeyecek sorusuyla gündemde neler düşünüyorsun ?

L.A : Sözleşmesi devam ediyor ancak, ben gideceğini düşünüyorum. Yönetim her ne kadar Aykut hoca'yı ikna etmeye çalışsada bana göre gidecektir.

O.S : Hoca gidecek diyorsun, buna bağlı olarak, bugün yazılı basında çıkan Dnipro'nun hocası Miron Markoviç hakkındaki başlıklar seni doğrular nitelikte, peki sence bu transfer gerçekleşirmi ? Ayrıca Markoviç ile birlikte bonservisi D.Kiev'de olan ama Karpathy takımında kiralık oynayan 1.88 lik forvet Oleksandr Gladky ile Zorya'nın defans oyuncusu 26 yaşındaki Rafael Toster düşünülüyor. Rafael aynı zamanda stoper ve sol bek görevi yapabiliyor.

L.A : Atiker Konyaspor'un forvete ihtiyacı var. Rangelov ve Bajıc dışında etkili bir forvete ihtiyaç var. Rangelov süratli, fiziki yapısı iyi, ama gol yollarında zayıf. Bajıc bu sene görmek istediğimiz Bajıc ama ben yinede etkili bir forvet ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.

O.S : Fofana senin gözünde nasıl ?

L.A : Fofana 26 - 27 yaşında ve Aykut hoca fofana'ya güveniyor. Eksiği yokmu tabiki var. En önemliside maç eksiği. Eksiklerini giderdiği zaman kumaşı iyi bir oyuncu. Zaten gitmediğini düşünürsek, Aykut hoca'da  kendisi için tıpkı Bajıc gibi Fofana'dan da önümüzdeki sezon çok şey bekliyor.

ZİRAAT TÜRKİYE KUPASI VE ATİKER KONYASPOR

O.S : Başka bir konuya geçelim Levnt. Atiker Konyaspor ve Z.T.K. neler düşünüyorsun ?

                                                            

L.A : Takım özellikle iki senedir kupayı önemsiyor. zaten gruplardan başlaması, yarı finale kadar gelmesi, hatta bu kupayı istemeleri bile ciddi anlamda takıma özgüven veriyor ve motive ediyor.

O.S : Peki ligdeki kadro ile Z.T.K. daki kadro arasındaki farkları değerlendirirmisin. Örneğin yedek oyuncuların çoğunlukta olduğu bir kadro, kupada yarı finale kadar geliyorsa sence kupa Konya'ya gelirmi ?

FİNALE KALIRSAK !..

L.A : Ben ümitliyim. Kasımpaşa'yı bir şekilde geçeceğimizi düşünüyorum. Daha sonra Başakşehir veya Fenerbahçe ile Final oynayacağız. İnşallah bu sezon Kupayı Konya'ya getiren bir takımımız olur. Aykut hoca'nın  Kasımpaşa maçına tamamen yedek değilde birkaç as oyuncu ile çıkacağını tahmin ediyorum. Çünkü ciddiye alınması gereken turlardayız artık. Amir ve Miloseviç form grafiği yükselen oyuncular ve yaşları genç. Ligden olmasa bile Avrupa'ya kısa yoldan gitmek için kadro yapısında tecrübeli oyuncuların olması gerekiyor. Ayrıca ben Final'in Eskişehir'de olacağını düşünüyorum. Öyle olursa tabiiki Eskişehir'e akacağız.

Levent kardeşime bu güzel röportaj için teşekkür ediyor, dileklerinin gerçekleşmesini temenni ediyorum.

Kalın sağlıcakla.

                                                                                                                                      Oktay SINIĞ

KOLAY OLMAYAN MAÇ, CİDDİYE ALINMALI !..

RAKİP G.ANTEP, HEDEF GALİBİYET !..

Referandum arasından sonra Spor Toto Süper Lig, kaldığı yerden devam ediyor. Haftanın açılış maçında Atiker Konyaspor, küme düşme hattında bulunan Gaziantepspor’u konuk edecek. Karşılaşma, Cuma günü B.Şehir Belediyesi Konya Arena’da saat 20:00 de başlayacak.

Bu önemli maçı her iki takım açısındanda değerlendirmekte yarar görüyorum. İki takımında galibiyete ihtiyacı olan karşılaşma için önce rakip Gaziantepspor’un durumuna bakalım.

Süper ligde uzun yıllar varlığını sürdüren güzide takımlardan Gaziantepspor, Bu sezon yaşadığı birçok şanssızlığın ardından Teknik direktör değişimine rağmen düşme hattındaki kırmızı çizginin üzerine çıkamamakta ısrarcı. Kulübün iç işlerini bilemiyorum ancak bir değil birçok problem olduğunu tahmin ediyorum. Tabiki başta maddi problem kaynaklı sorun, oyunculara yansıdığı için alıştığımız ve her sezon bulunduğu ilk onun içerisinde değiller. Bakıldığı zaman Sefa Yılmaz, İlhan Parlak, El yasa Süme, Musa Nizam gibi etkili oyuncuları olmasına rağmen Teknik direktör Bülent Uygun ile istikrarsız görünümü devam ediyor. Bu sene düşme hattının yukarısına tırmanmak isteyecek olan Kırmızı Siyahlıların bu kötü gidişi devam ederse bana göre iki hafta sonra lige havlu atabilirler. Bu yüzden bu maçı çok önemsiyorlar. Tamam - devam karşılaşması gibi düşünülen bu maça mutlak puan yada puanlar almak için çıkacakları aşikar. Bu nedenle Atiker Konyaspor’un rakibi küçümsemeden, ciddiye alarak oynaması, en az rakip takım kadar bu maçı önemsemesi gerekmektedir.

Maça Atiker Konyaspor cephesinden bakacak olursak,  

Gaziantepspor’un düşme potasından çıkabilmek gibi bir hedefi var. Atiker Konyaspor ise lig’de 5. Sırada yer alıp, Türkiye Kupası olmazsa 5. olarak Avrupa’ya gidebilmenin hesaplarını yapıyor. Avrupa’ya gidebilmenin en kısa yolu tabiî ki Z.T.K. ancak yüzdesi biraz düşük olmasına rağmen, eline geçtiği veya geçeceği fırsatlarıda değerlendirirse 5. olarakta  Avrupa’ya gitme şansı devam ediyor. Lige ara verilmeden önce kendi sahasında Alanyaspor gibi bir ilçe takımına mağlup olan, ardından oynadığı ve bel bağladığı erteleme maçında gençlerbirliği maçındanda eli boş dönen Gaziantepspor, Konyaspor karşısında diri olmaya özen gösterecektir. Atiker Konyaspor ise rakibi karşısında zorlanabilir. Kolay olmayan bu karşılaşmada, rahat galibiyet beklemek bence hayalcilik olur düşüncesindeyim. Ancak taraftarının desteğiyle, ve ev sahibi olma avantajıyla, ne kadar zor olsada Atiker Konyaspor bu maçı kazanabilecek güce ve kaliteye sahip.

Cuma günü akşam Atiker Konyaspor adına güzel oyun, bol gol ve 3 puan dileğiyle.

Kalın sağlıcakla.

                                                                                                                       Oktay SINIĞ

                                                                                                                    Spor Yorumcusu

KONUĞUM ERCAN TOGAN' DAN İLGİNÇ TESBİTLER !..

Taraftarın Sesi köşesinde bugün değerli bir kardeşimizle birlikte sohbet ettik. Kendisi tribünde her zaman yerini alan, Atiker Konyaspor'umuzu yakından takip eden, ve görüşlerine değer verdiğim bir kardeşimiz Ercan TOGAN.
Güzel bir mekânda öğle yemeğinin ardından çaylarımızı yudumlarken Ercan kardeşime ilk önce Atiker Konyaspor'un Z.T.K. daki şansını sordum.Hatta kalırsak finalde Konyaspor'un rakibi Başakşehir veya Fenerbahçe'mi olsun istersin dedim.  Aldığım cevap ilginçti ve aynen şöyleydi. " Abi eğer finale kalırsa ki ben kalacağını ümit ediyor ve bekliyorum Fenerbahçe olsun. Çünkü eğer galip gelirsek aldığımız kupanın değeri daha fazla olur, vizyonumuz olur." dedi. Başakşehir bana göre Konyaspor'a ters gelen bir takım ancak hedeflerinde şampiyonlar ligi olduğu için kupayı ikinci planda tutabilirler. Ama fırsat ele geçtiyse tabiki değerlendirmek isteyeceklerdir. Fenerbahçe'nin görünen oki elinde sadece bir tek bu kupa kaldı. Bu yüzden Fenerbahçe karşısında Konyaspor'un şansını nasıl değerlendirirsin diye sordum. " Aykut Hoca faktörü burada çok büyük rol oynayacaktır. Sezonu kupayla kapatmak hemde Fenerbahçe karşısında kapatmak kendisi için değerli olacaktır. Çünkü ben Aykut hoca'nın Konya'da kalacağını tahmin ediyorum. Bu nedenle bu kupayı yeşil beyazlıların müzesine getirmesi kendisi ve Konyaspor açısından büyük bir sükse olacaktır. Değerine değer katacaktır. Fenerbahçe'ye gitmesi durumunda Aziz Yıldırım nedeniyle Aykut hoca kendine yazık eder."
--Peki Ercan kardeşim, sence final şansımız nedir ?
--Sivas'ı geçeriz diye düşünüyorum. Daha sonra Ç.Rizespor bir sürpriz yapmazsa Kasımpaşa ile oynayacağız. Kasımpaşa zor bir rakip, Ligde iddialı bir konumda değiller. Bu yüzden rahat olacaklar ve kupayı önemseyecekler. Bu yüzden yüzde 50-50 görüyorum. Buradada Aykut hoca faktörü devreye girecek ve şansımız yüzde 51-49 lehimize olacak ve bana göre Fenerbahçe ile final oynayacağız.
Sohbet iyice koyulaştı. İnşallah bir kupamız olur ve Avrupa'ya kısa yoldan gideriz diye Z.T.K. konusunu bitirerek lig'e döndük.

Lig'de zor maçlarımız bitti, artık fikstür gereği kendi rakiplerimiz ile oynayacağız. Ne düşünüyorsun sorununa Ercan kardeşim yine Aykut hoca ile başlayarak cevap verdi. "Abi ben Aykut hoca'nın kalmasından yanayım. Ancak yönetimle oturup dobra dobra herşeyi konuşmalı. Ben bunca senedir sabrettim borçlar neredeyse sıfırlandı. Artık şu mevkilere şu oyuncuları istiyorum diyecek ve hedef çıtasını yüksek tutacak. Bu sezon ilk 7 içerisinde bitireceğimizi tahmin ediyorum. Kasımpaşa maçından en az 1 puan bekliyorum. Ömer Ali'nin sakatlığı ve Rangelov'un cezası olmasına rağmen Atiker Konyaspor İstanbul'dan puanla dönecektir. Çünkü üst gruptan yani ilk 7 içerisinden uzaklaşmamak adına deplasmanlardan alınacak her puan ( içeride kaybetmemek şartıyla ) değerli olacaktır.
Son 8 hafta içerisinde lig'de bir beklentimiz olmadığı için Kupa'ya odaklanarak ara vermeden Avrupa'ya gitmek gibi bir düşünce hakim ve buna gerçekten çok yaklaştık. Önce sivas, sonra muhtemelen Kasımpaşa ve final. oynayacağı üç maç sonunda Atiker Konyaspor kendini Final'de bulabilir. Bu kapasiteye sahip bir takımımız mevcut.
Hepimizin dileği tabiki bu yönde.
Kısacası Ercan kardeşim, Aykut hoca'nın en az 1 yıl daha Konya'da kalması gerektiğini, ve önümüzdeki sezon için hedef çıtasının Avrupa veya Şampiyonlar ligi olması gerektiğini belirterek sohbetimizi tamamladık.
Bu güzel sohbet için sayın Ercan TOGAN'a çok teşekkür ediyorum.
Kalın sağlıcakla.

ATİKER KONYASPOR'UN ÖNEMSENMESİ VE KULÜBÜN AİLE YÖNETİMİ !..

Genel kurul sonrası Atiker Konyaspor yönetimi Ahmet Şan başkanlığında devam ediyor. Güven oyunu alan Sayın Ahmet Şan ve yönetimini içtenlikle tebrik etmek istiyorum ama inanın içimden gelmiyor. Çünkü Başkan ve yönetimi Atiker Konyaspor'un vizyonuna hiçte yakışmayacak hamleler yaparak bu işi ben yaparım, ben karar veririm, benim dediğim olur tarzında kulüp yönetmektedirler. Aslına bakarsak Atiker Konyaspor'un yakın geçmişte çok zor durumda kaldığı dönemlerde, Kulübün kapanma noktasına geldiği ve deplasmana giderken otobüsün durdurulup haciz işlemlerine başlandığı dönemlerden çıkarıp aldığı kulübü, bugünlere kadar getirdi. Bu yüzden sayın başkana minnettarım. 50 milyon civarındaki borcun yüzde ellisini kapatmış, Fifa'da bekleyen dosyaların tamamını kapatmış, kulübü zarara sokan önceki yönetimler ve teknik direktörler yüzünden gırtlağına kadar dayanan borcu temizlemiş, üstüne üstlük doğru hamlelerle takımı önce süper lige çıkarmış ve sonrasında Aykut Kocaman gibi bir teknik direktörü getirerek tarihindeki en büyük başarıyı elde etmiştir. Kesinlikle saygı duyuyorum.  Ancaaaaak, Bir kulüp yöneticisi maddi ve manevi konularda spor faaliyeti gösteren branşlarada hakim olmalı diye düşünüyorum. Hani nerede Türkiye'nin tek üniversite basketbol takımı, Nerede voleybol erkekler ve bayanlar takımları, Tabiiki öncelik futbolda ve Atiker Konyaspor'da olmalı. Nerede yıllardır konuşulan kurumsallaşma ? A.Ş olma çabaları sadece gösterişte kaldı. Önceliği olmasına rağmen, Ligi üçüncü bitirmiş futbol takımının daha başarılı olması için yapılması gereken transfer nerede ? Çıtayı bile yükseltme cesareti gösteremeyen bugünkü yönetimin derdi sadece Aykut hocayla sınırlı kalmamalı diye düşünüyorum. Yine soruyorum. Yepyeni bir stadımız var, Peki bu stada görkemli bir açılış yapıldımı ? Yapılan bu stadın dış kaplaması ve mebranları yüz defa yazmama ve görsel medyada belirtmeme rağmen çok kirli görünüyor buna bir çözüm bulunmalı dedim. nerede bu çözüm ? Avrupa kupalarında televizyonda takımımızı izlerken, benim utandığım ama yönetimin umursamadığı asıl konu ise, Stadın isim sponsoru bile yok. Bu kadar acizlik olmamalı. Maç izlerken ulusal kanallardan biri Konya Arena diyor, diğeri, Hala Torku Arena diyor, başkası, Atiker Arena, daha başkası B.Şehir Bel. Konya Arena diye dillendiriyor. B.Şeh.Bel. Başkanı sayın Tahir Akyürek ve Atiker Konyaspor kulübü başkanı sayın Ahmet Şan bu gibi ince ama çok önemli konularda malesef duyarsız oldukları için, Hem Konya'mız hemde Konyaspor'umuz için kalite düşüklüğü oluşmuştur. Marka değeri düşmüştür. Son genel kurulda, yaşanan olumsuzluklar bardağı taşırma noktasına getirmiştir. Babadan oğula geçen bir kulüp yönetimi olacağını düşünmeye başladığım bir dönemde, oğulun yaptığı terbiyesizlik yenilir yutulur cinsten değil. Ayrıca Galatasaray formasıyla yönetime giren ve sadece Avukat olduğu için giren başka bir vatandaşın kulüp içerisinde ne işi olabilir ? Zaten bir kaç aydır agressif ve panik yaşayan Başkanın saçmalıkları umarım bununla sınırlı kalır.
Futbol takımını daha üst düzeylerde başarı elde etmek için yapılması gereken transferleri geçtim elindekilere bile sahip olamayan yönetimin bu acizliği Atiker Konyaspor'a daha büyük zarar verebilir. Borcumuzu hala ligi 5. bitirirsek veya Türkiye kupasını kazanırsak sıfırlayacağız diyen bir yönetimin inandırıcılığı yoktur. Hangi hesaba göre sıfırlanacak bu borç ? Kulüp tarihindeki en büyük başarıyı elde eden Atiker Konyaspor'a, kazandırılan gelire rağmen nasıl yüzde ellisi civarında borçtan bahsedilir varın siz düşünün. Bir türlü bitmek bilmeyen 20 milyon borcu sıfırlamak için  Avrupa'dan gelen geliride düşünürsek, Türkiye Kupasını kazanmak veya ligi ilk beşte bitirmek yeterli olacakmı.? Yoksa hedef şaşırtmak gibi bir algımı oluşturuluyor anlam veremiyorum. Zannediyorumki sayın Şan ve yönetimide ilk beşten uzaklaştığımız için veya Türkiye Kupasını kazanamayacağımızı bildikleri için böyle bir açıklama yaparak kafa karıştırma operasyonu yapıldığını düşünmekten kendimi alamıyorum. Sayın Ahmet Şan tabiki kulüp nasıl yönetilir gayet iyi biliyor. Ama yeterli olduğu konusunda şüphelerim var. Sayın Fikret Orman ile ikili ilişkilerini çok daha sıklaştırmalı ve sayın Orman'dan biraz tüyo almalı.
Unutulmamalıki hiç bir kişi, kişiler, kurumlar, kuruluşlar Konya'dan Konyaspor'dan büyük değildir. Konya ve Konyaspor kalıcıdır, diğer kişilerin böyle bir şansı yoktur.
Sayın Şan ve yönetimi başta olmak üzere B.Şeh.Bel. Bşk. sayın Akyürek Konya'mıza spor anlamında vizyon kazandırmak için, geçen sezon elde edilen başarıdan sonra bu sene sıradan bir takım görüntüsü veren Atiker Konyaspor'u ve yeni stadımızı çok, daha çok önemsemeli. Çünkü görev kutsaldır.
Kalın sağlıcakla.

ÇEKİNİYORUM AMA OLİMYAKOS'TAN DEĞİL !..

Son 16 daki rakip komşudan!..
Yarın akşam, daha doğrusu tsi, gece yarısı oynanacak olan Uefa Avrupa Ligi son 16 turu ilk maçında, temsilcimiz Beşiktaş, Olımpyakos'a konuk olacak. Yunanistan'da TSİ. 23:05 de başlayacak olan karşılaşmayı Hollanda'dan Danny Makkelie yönecek.
Flash hakem!..

Özellikle Avrupa'da takımlarımıza dur diyen hakemler ve bunun sıkıntısını, mağduriyetini yaşayan Türk takımları. Son örnekleri fazla uzağa gitmeye gerek yok. İşte Fenerbahçe maçında İvan Bebek, Beşiktaş maçında ise Claıg Thomson.Temsilcilerimizin haklı endişesi malesef doğru çıkıyor. Yarınki maç için yine geçen haftaya damgasını vuran Danny Makkelie atandı. Makkelie geçtiğimiz hafta sonu Roterdam-Feyenoord maçında topun tamamen kale çizgisini geçmesine rağmen gol kararı vermeyerek oyunu devam ettirmesi Hollanda'da olay oldu. Beşiktaş taraftarının olmayacağı tribünler, umarım Beşiktaş için yeni bir  hakem faciasına şahit olmazlar.
Benim, asıl tereddütüm !.. 
Beşiktaş'ın oynadığı oyun itibariyle bu maçtan avantaj elde edebilecek bir skorla ayrılacağını düşünüyorum. Tabiiki bir hakem faciası olmadığı takdirde. Ancak asıl tereddüt ettiğim konu şu.
Uefa'nın yeni genel sekreteri kim ?
Resimde gördüğünüz Yıldırım Demirören'in yanındaki vatandaş Teodoros Theodoridis.
Peki kim bu Teodoros Theodoridis ?
Sıkı durun.  UEFA'nın yeni genel sektereri Theodoridis, son dönemlerde şike suçlamalarıyla başı dertte olan Olympiakos'un başkan yardımcısı Savvas Theodoridis'in oğlu.
Şüphelerim var!..
Bir lobi çalışmasımı olur veya olduda bu maça yukarıda belirttiğim hakem mi atandı bilemiyorum ama şüphelerimde var açıkçası.  Çünkü ne tarafa baksak bir olumsuzluk çıkıyor karşımıza.
Yarın gece yarısını bekleyip göreceğiz. Umarım tedirginliğim boşa çıkar ve tur için Beşiktaş, avantajlı skorla döner.
Kalın sağlıcakla.


 

TARAFTARIN SESİ ( BURAK BARDAKÇI )

Gerektiğinden biraz daha fazla süren grip, ve bu gribin tedavisinin ardından tekrar yazmak mutluluğunu yaşıyorum. Bu günlerde, bu aylarda grip salgını yüksek seviyede seyrediyor. Sayın okurlarıma, bu yoğun grip salgınına yakalanmamak için önlemini almalarını tavsiye ediyorum.
Bu hafta, taraftarın sesi köşesinde Burak Bardakçı kardeşimle süper lig genelini, Atiker Konyaspor'u ve Avrupada kalan tek temsilcimiz Beşiktaş'ın tur şansını konuştuk.
Önce süper lig!..
Burak kardeşime ilk önce süper lig'i sordum. Anlatmaya başladı.
Bu sezon büyükler diye adlandırdığımız takımlar ile anadolu takımları arasında oyun ve sistem farkı kalmadığını görüyoruz. Beşiktaş doğru yönetim ve doğru transferleri ile geçen sezon yakaladığı başarıyı bu sezon bir tık daha ileriye taşıdı. Başakşehir' de İstanbul takımı ama dört büyüklerden olmadığı için anadolu takımı olarak görüyoruz. Onlarda aynı şekilde, taraftarı bile az olan Başakşehir, de doğru yönetim ve transferlerle doğru işler yapıyorlar. Avrupa'ya gidecek takımlar içerisind en büyük avantaja sahipler. Çok değişik bir sezon yaşıyoruz diyen Burak, ligin ilk yarısında düşme adayları arasındaki Antalyaspor'u örnek göstererek, şimdi neredeler, Kayseri yine aynı şekilde alt sıradan bir türlü kurtulamayan kayseripor, devre arası transferlerinin ardından düşme potasından sıyrılıp birkaç basamak daha yükselme durumuna geldiler. Hemen araya girdim ve Konyaspor için ne düşünüyorsun ?
Abi Atiker Konyasporda yönetimsel bir  sıkıntı olduğunu hissediyorum. Önümüzdeki haftalarda sanırım kongre olacak, onun sıkıntısımı yoksa başka bir sıkıntımı bilememem ben işin o tarafına bakmıyorum. Birincisi geçen sezonu 3. bitirerek Avrupa gruplarına direkt katılan konyaspor acaba neden transfer yapmadı, ve hala nasıl şu kadar borcumuz var diyorlar anlamak mümkün değil. Zaten bu başarıdan dolayı elde edilen gelir klüp borcunun neredeyse 3 katı. onuda geçtim, Avrupada boy gösterceksin sezon başında elindekileri kaptırıp yerlerini dolduramıyorsun. Hadi onuda  geçtim, son haftalarda Aykut hoca'ya yapılan açıklamalar sonucu tepki alıyorsun neden ? Takıma gelirsek sistem geçen senenin aynısı. Oyun tarzı yine aynı, Zaten takımı ve sistemi diğer takımlar çözmüş olmasına rağmen yine orta gruptayız. Ancak unutulmamalıdırki çok zor bir fikstür den geçiyoruz. Fener maçının ardından, geçen sezonki başarı kadar olmasada takımın tekrar yükselişe geçeceğini tahmin ediyorum.
Avrupa şansı !..
Avrupa için şansı nedir sorusuna Burak,
Abi yukarıyla puan farkı geçen seneki gibi az değil. Ama çokta değil. Buna rağmen lig'de zor. Kupa'dan gidebilirmi diye sorarsan bu mümkün hatta ligdeki şansından daha yüksek. Finale çıkacağını düşünüyorum da finalde neler olur kestirmek zor. Final adaylarımı sen sormadan ben söyleyim. Atiker Konyaspor'un finaldeki rakibi bana göre Ya Fenerbahçe yada Akhisar.
Avrupa kupaları !..
Avrupa'da kalan tek temsilcimiz Beşiktaş için neler düşünüyorsun  soruma ise,
Abi Beşiktaş buraya kadar iyi geldi güzel birşey. Olimpyakos zor takım. Beşiktaş, kelimesinin ardından elini kafasına götürerek daha doğrusu kafasını kaşıyarak biraz tereddütlü de olsa İstanbul'da gol yemediği takdirde geçebileceğini düşünüyorum. Ama ondan sonrası ne olur bilemem. Beşiktaş Fener gibi Galatasaray gibi Avrupa'da özgüvenli oyun ortaya koymuyorlar. Yani Beşiktaş ligde  oynadığı bir maç ile Avrupa'da oynadığı maçlar arasında özgüven farkı göze çarpıyor. Avrupa'da bir gol yese şoka giriyor ve şoku uzun süre atlatamıyor birde 2. yediği zaman dağılıyor. Beşiktaş'ın genel yapısı böyle. 3-2 lik Napoli ve 3-0 geriden gelerek 3-3 biten Benfica maçını ayrı tutuyorum. Çünkü asıl özgüven ve konsantrasyon işte böyle oluşursa o zaman finale kadar önü açık olabilir.
Burak'a merakımdan sordum.
Avrupa kupalarında yarın veya perşembe günü oynanacak maçlarda hangi takımlar tur atlar ?
Abi  Krasnodar iyi ve hızlı top oynuyor ama bence gelebileceği son nokta burası.Celta vigo tecrübesiyle geçer. Apoel, kendi sahasında oynayacağı ilk maçta skor yakalayabilir ve skoru korursa Anderlecht için sıkıntı. ve Anderlecht karşısında sürpriz yapabileceğini tahmin ediyorum. Çünkü israil takımı savunması zor geçilen bir takım. Zor gol yiyen ve kolay atan bir özelliği var. Schalke ile M.Gladbach arasındaki derbide ise ikinci maçı düşünerek Borussıa M.Gladbach diyorum. Roma Lyon'u, Ajax Kopenhagen'ı geçer. Ülkemizin puanı için önemli olan Belçika derbisinde ise, Konyaspor'un grubunda olan gent, rakibi Genk'i de geçer. Tek tereddüt ettiğim maç ise Rostow-M.Unıted maçı. İlk maç sanki bana göre beraberlik kokuyor. Gollü beraberlik olursa bilemem. Golsüz beraberlik halinde M.Unıted geçebilir.
Bu güzel sohbetin ardından Burak kardeşimle sporun dışında konuşarak kendi sohbetimize devam ettik.
Burak'a çok teşekkür ediyor. Hayatında başarılar ve mutluluklar diliyorum.
Kalın sağlıcakla.

KARARLI VE ISRARCI OLMAK !...

ATİKER KONYASPOR'U TANIYAMIYORUM !..
Gençlerbirliği deplasmanından, en az 1 puan alır düşüncesiyle gittiğim Ankara'dan, oynadığı oyuna göre hakettiği mağlubiyetle dönmenin üzüntüsü ve hayal kırıklığını henüz üzerimden atabilmiş değilim. Maçı izlerken Konyaspor'u değil, umudunu yitirmiş, her şeyi kabullenmiş, hedefini önemsemeyen, ruh halinde bir isteksizlik olan başka bir takım geldi gözlerimin önüne. özellikle ligin ikinci yarısında başgösteren ve acemice yapılan hatalar zincirinin yanısıra, adeta sezonu kafasında bitirmiş, tatile girmek üzere olan bir topluluk var gibiydi sahada. Çok net belirtebilirim ki hiç bir artı katkısı olmadan normal oyununu oynadığı takdirde Ankara'dan çok rahatlıkla üç puanı alabilecek bir Konyaspor olsaydı, şu anda puanı 31 olacaktı yeşil beyazlıların. Atiker Konyaspor'daki isimleri tek tek belirtmek istemiyorum çünkü takım halinde kötüydü ve bu kötü oyun sezonun ikinci yarısından itibaren SOS veriyordu zaten. Birçok nedenleri olabilir bu gidişatın. Ama benim şahsi görüşüm Aykut Kocaman faktörü. Yanlış anlaşılmasın. Bu kötü gidişin faturasını Aykut hoca'ya kesmek haksızlık olur. Ama Aykut hoca'yı saha içerisinde bir kaç aydır özellikle takip ediyorum. Vücut dilinden ve bildiğimiz alışılagelmiş enerjisinden çok çok uzakta Aykut hoca. Belliki kafası ne kadroda, ne oyunda, nede sonuçlarda. Açıkçası Konya'da değil sanki. Birçok kişi bu belirttiğim izlenime Fenerbahçe mi diyebilir. Mümkündür olabilir ama ben sanmıyorum sadece Fenerbahçe odaklı değil bu durgunluk ve yüz ifadesi. Bunun bir sonucu olabilir takımdaki düşüşün nedeni, Aykut hoca'nın düşünce yorgunluğunun sebebi oyuncularada yansımış olabilir diye düşünüyorum. Bu belirttiğim fikirler tamamen bana ait ve benim şahsi görüşümdür. Böyle bir şey kesin var olarak algılanmamalı. Ben sadece 6. hissime çok güvendiğim için böyle bir kanıya vardım. Eğer doğru ise ve gerçekten böyle bir durum varsa çözümü bulunmalı bir şekilde.
BU KARIŞIKLIK NEDİR ?
Antalya beraberliği ve Gençlerbirliği mağlubiyetinin ardından çok zorlu bir dört haftanın virajına giren Atiker Konyaspor, geçen sezonun gerisinde. Neden gerisinde olduğunun birçok nedeni var ve bu birçok nedenlerin sayısı  gün geçtikçe artıyor. Çünkü çözülemeyen problemlerin üzerine başka problemler biriktiği için uzun vade değil, artık anlık ve günü kurtarmak adına  hamleler yapılmaya başlandı. Bana göre sorunların çözümü hep ötelendiği için veya önemsenmediği için başarısızlık diyebileceğimiz kategoriye yaklaştığımızı söyleyebilirim. Çünkü takımın bu gidişine hep pembe tablodan bakan, madalyonun diğer yüzünü görmek istemeyen yönetim, yaptığı hataları kabullenmemesi nedeniyle şeffaf olamamaktadır. Görsel ve yazılı basında her gün okuduğumuz, izlediğimiz ve sıkıldığımız bahanelerle ortamı germemek veya yumuşatmak adına yapılan açıklamalardan bahsediyorum.  Örnek mi ? " Bu takım geçen sezonun sadece altı puan gerisinde bunun için telaş yapmanın bir anlamı yok " doğru söze nedenir. sadece altı puan fark var geçen sezonla. Ancak bunu açıklayan yönetim geçen sezon yukarıdaki ve aşağıdaki takımlarla arasındaki puan farkını bilmiyor mu yoksa laf olsun, taraftar sakinleşsin diyemi böyle acemice ve kandırmaya yönelik açıklama yapılıyor. Onada bir anlam verebilmiş değilim açıkçası. Bakıyorum geçen sezonun 21. haftasında Atiker Konyaspor, 34 puanla 6. sırada, Üçüncü sırada bulunan Akhisar'ın 2 puan gerisinde.  Düşme hattının sınırındaki ve 15. sırada bulunan Kayserispor'un 22 puanı var. Yani puan farkı aşağıyla 12 yukarıyla 2. Bu sezonun 21. haftasında ise üçüncü sıradaki Galatasaray'ın puanı 40 ve ne tesadüftürki yine 15. sırada bulunan Kayserisporun puanı yine 22.
Kısacası geçen sezon ile bu sezonun 21. haftasını belirten iki resim paylaşmak istiyorum. Bu iki resim arasındaki 7 fark nedir sizce ?

İKİ RESİM ARASINDAKİ FARKLAR !..

KARARLI VE ISRARCI OLMAK !..
Birçok konuda rakiplerinin hep aşağısında kalan yönetim, ligi üçüncü bitirmiş .bir takımın vizyonunu devam ettirmek veya vizyonunu geliştirmek yerine çıtasını düşürmesi, Atiker Konyaspor'un kalitesinide düşürmektedir. ve şu bilinmelidir ki Konyaspor taraftarı ve camisası bilinçlidir, Her şeyin farkındadır. Ama şu dönemde takıma zarar vermemek için sesini çıkarmamaktadır. Bunu neden belirtiyorum ? çünkü karşılaştığım ve sohbet ettiğim birçok taraftarımız her şeyin farkında.
Bu yüzden Konyaspor yönetimi şeffaf olmalı, ve maddi manevi her soruya açık yüreklilikle cevap verebilmeli. Kaçamak cevaplar hem takıma, hem Teknik direktör ve Teknik ekibe, hem taraftara hemde Konyaspor'a zarar veriyor. Sayın yönetimin Aykut hoca konusundaki kararlılığını ve ısrarını beğeniyorum ama maalesefki bu kararlılığını ve ısrarcı tutumunu başka alanlardada göstersin istiyorum.
Kalın sağlıcakla.

ÖMER ALİ İLE DURUM DEĞERLENDİRMESİ !..

Spor Toto Süper Lig tüm hızıyla sürerken, takımlar artık bütün kozlarını ortaya koyuyorlar. Bazı takımlar şampiyon olabilmek için müthiş bir mücadele içerisinde bulunurken, bazı takımlar Avrupa kupalarına katılabilmek adına hedef belirlediler. Üst sıralarda bulunmayan takımlar ise bu sezonu kapatarak önümüzdeki sezonun planlamasını yapmaya başlarken, alt sıralardaki takımlar lige tutunabilmenin hesaplarını yapıyorlar. 21.haftada Atiker Konyaspor'un durumu nedir, sonraki haftalarda neler olur, hedef nedir ? işte bu ve bunun gibi merak edilen konuları, konuğum olan, başarılı oyuncu Ömer Ali Şahiner'le konuştuk. 
Konuştuğumuz konuları alışılagelmiş bir biçimde röportaj veya soru cevap şeklinde değil, sohbet ortamında size aktarmak istiyorum. Daha önce birkaç kez oturup sohbet ettiğimiz sevgili dostum Ömer Ali ile  bir mekânda oturduk ve muhabbetimize Antalya maçıyla başladık. 
Antalya maçı için !..
Soğuk havada sıcak saleplerimizi yudumlarken Antalya maçı için keşke onbir onbir devam etseydik noktasında hemfikir olduk. Ancak onbir onbir devam ettiğimiz zaman son 20 dakikadaki baskıyı kurabilecekmiydik ? sorusuna abi haklısın oyun sisteminde değişiklik olmayacağı için yoğun baskı kurmasak bile bir şekilde golü bulurduk dedi. Çünkü Antalya'yı ikinci yarıda çözmüştük. Penaltı kaçabilir doğaldır ama 9 - 10 kişi kalmış bir takım daha çok dirençli oynar. Her oyuncu iki kişilik oyun oynamaya başlıyor bu yüzden kapalı savunmayı geçmekte hayli zorlandık ve üzgünüm ama başaramadık dedi. Hayırlısı olsun diyerek hedef konusundaki fikirlerini öğrenmek istedim. Tam bu esnada Ömer Ali telefonunu eline aldı ve kaşlarını çatarak abi olmaz ya. Trabzon maçı seyircisiz, Başakşehir maçı tribün kapatma cezası verilmiş deyince konu taraftara geldi. Hedeften sapma olduğu takdirde önümüzdeki sezon bu seyirciyi bulamayabiliriz sen ne düşünüyorsun diye sordum. Abi katılıyorum ama şöyle bir durum söz konusu. Geçtiğimiz sezon ligi 3. bitirdiysek başarılı olduk demektir. Bu sezon 5-6 da bitirsek başarısızmı sayılacağız deyince ben direkt evet dedim. Olurmu öyle şey abi şunu unutmamak gerekiyor bu takım daha 3-4 sene önce kulübün anahtarını nereye teslim edelim diye düşünüyordu. Şimdi nerelerdeyiz. 3. Bitirdiysek başarılı sayılmamız için illaki 2.nci mi olmamız gerekiyor ? tabiki hayır. Anadolu takımları için bu bir rizk. Hangi anlamda rizk dediğim zaman, hem mali anlamda hemde yapı itibariyle rizk, yani geçen sezon gösterdiğin başarının üstüne çıkabilmen için transfer yapman gerekiyor. Transfer yaparkende paraya kıyıp isim yapmış yıldızlar alınıyor. Ama mayası tutmadığı zaman hem maddi zarar hem manevi zarar. Doğruydu söyledikleri. Yeri gelmişken tribünlerden gelen bazı görüşleri sanada sorayım. Aslına bende tribünlerle aynı düşüncedeyim. 
 On numara ihtiyacı !..
Bu takımda on numara eksikliği var bu aşikâr, ne diyorsun ? Kesinlikle şart ama artık bu şekilde ligi tamamlamamız gerekiyor cevabının ardından  zaman neden Aykut hoca ısrarla istemesine rağmen Traore alınmadı sorusuna abi traore takıma katkı sağlayan bir oyuncu ama maliyeti yüksekti. Sadece Traore değil, Menejeri, Kulübü, kendisi için ödenecek miktar yüksekti.  Diyelimki yönetim Traore'yi aldı o zaman içerideki mali denge bozulabilirdi. Bu cevaba göre, yönetime topu atmak için lafı yapılması gereken ama yapılamayan transferlere getirdim. Yani Ömercim tamam da, Traore konusu öyleydi. Peki ya Torje, Hleb, Djalma, Holmen ? bunları elde tutmak için neden yönetim kılını kıpırdatmadı. ? Ömer Ali bu soruyu, soruyla cevap vererek yanıtladı.  Abi Holmen konusu biraz farklı Holmen ailesi için ve İstanbul'a gitmek istediği için ısrar edilmedi. Djalma ve Torje olduğu zamanlar takım ligi kaçıncı sırada bitirdi ? 7 veya 8 dedim. Şimdi onlar yok kaçıncı sıradayız ? Çok doğru ve mantıklı bir soruya benim cevabım 7.yiz,  ama peki en azından torje veya Traore bu sezon olsaydı şimdi 7.sıradamı olurduk diye karşılık verdim. Hatta ben iddia ediyorumki gruptan çıkamasak bile en azından Gent ve Braga maçlarının birini kazanabilirdik dedim. 
Ömer Ali ve transfer !..

Konuyu yine kendisine getirmek için, Sezon başında ve devre arasında sana teklifler geldi. Trabzon'a gitmeyi düşündünmü sorusuna Ömer Ali, evet abi düşündüm ama bu konuda kafam biraz karışıktı. Başkanımız beni aradı ve sana ihtiyacımız var bu kesin, Ama senin fikrin nedir diye sordu. Bende, tabiiki gitmek isterim ancak kulübüme bir şeyler kazandırarak gitmeyi isterim. Aksi takdirde Konya'da mutluyum. Kulübüme yararlı olabileceksem ve benim Trabzon'da kazanacağım miktarın dışında, hem bana hemde Konyaspor'a yarayacaksa neden olmasın ? Ancak şu var. Burada benim ve arkadaşlarımın alacağı yok. Trabzon daha yeni toparlandı ve ödemelerde sıkıntı yaşanabilirdi. Tüm bunları düşünerek takımda kalmamın doğru olacağına karar verdik. Bunları konuşurken biraz gülelim diye bir espiri yaptım. Ömer sana birşey soracağım, Sen ve Skubiç şu anda takımın vazgeçilmezlerindensiniz, sen veya skubiç başka bir yere transfer olduğunuz zaman takım ikinizide kesinlikle arar. Bu yüzden sizin yerinizi dolduracak veya sizin üzerinizde bu takıma fayda sağlayacak transferler yapılması gerekiyor. Bu konudaki fikrin nedir. Abi futbolculuk böyle birşey, hiç kimse olmazsa olmaz değildir. Ben profesyonel bir oyuncuyum. Futboldan para kazanıyorum. Ama benim kendi fikrime göre Kulübüm ve benim avantajım olduğu zaman her şey olabilir.  
Yanlış bilmiyorsam 2018 e kadar sözleşmen var. Diyelimki sezon sonunda Dortmund seni aradı gidermisin dediğim zaman. Gitmemmi abi ne diyorsun diyerek gülüştük ve takımdaki hedefin Avrupa olarak belirlendiğini biliyoruz bu konudaki fikrin nedir diye sorarak ekledim. Bu sezonun 25. haftasından itibaren yine yükselişe geçebileceğimizi düşünüyorum. Çünkü fikstür rahatlığımız oluşacak. Ama devre arasında yapılan transferlerle bazı takımlar hızla yükselişe geçti bunun için biraz daha dikkatli olmak zorundayız dedim. Abi doğru söylüyorsun Fenerbahçe maçından sonra fikstürümüz rahatlayacak. bazı takımlar yükselişe geçmiş olabilir bizi ilgilendirmez. Biz kendi işimize bakacağız.Yükselişte olmaları hiç önemli değil. Beşiktaş şampiyon adayı. İlk puan kaybını Konya'da yaşadı. Başakşehir'de hızla yükselen takımlardan biriydi. Ne oldu ? deplasmanda berabere kaldık.  Onun için ligde ne olacağını hep birlikte göreceğiz. 
Avrupa için Kupa'da  final oynamak yetmiyor !.. 
Peki Ömercim, Kupa ? sorusuna cevap,  final oynarız. 
Ama final oynamak yetmiyor. Avrupa'ya gitmek için kupayı kaldırmamız gerekiyor. 
Abi final oynarız da finalde neler olur kim olur bilemiyorum diyerek müsaade istedi. ve Bu güzel sohbeti noktaladık. 
Bir sonraki yazımda taraftar köşesine yine değerli bir taraftarımız konuk olacak ve süper ligi genel olarak değerlendireceğiz.

 
Kalın sağlıcakla.

AVRUPA HAFTASINDA ÜÇ TEMSİLCİMİZ.

Süper lig'de mücadele eden ve Avrupa'da yollarına devam eden 3 takımımız için Avrupa macerası yarın oynanacak maçlarla tekrar start alıyor. Temsilcilerimiz Beşiktaş, Fenerbahçe ve Osmanlıspor son 32 turunun ilk maçlarını deplasmanda yapacaklar.

BEŞİKTAŞ J.K. 
Şampiyonlar liginden sansasyonel bir biçimde elenerek yoluna Avrupa Liginde devam eden Beşiktaş, son 32 turunun ilk maçında İsrail temsilcisi Hapoel Beer Sheva takımına konuk olacak. Karşılaşma yarın 23:05 te başlayacak. Karşılaşmayı İngiliz hakem Martın Atkınsonn yönetecek.
Beer Sheva, kolay bir lokma gibi görünsede Beşiktaş'ın ciddiye alması gereken bir takım. Kalite ve kadro yapısı ile Beşiktaş'ın hayli gerisinde olan Hapoel, evinde kolay teslim olmayan ve grupta elediği takımlara bakarsak, son derece tehlikeli olan bir takım. Beşiktaş, bu tür takımlara karşı bir çok kez ceza ödedi. Bu yüzden, her ne kadar kalite farkı olsada dikkatli olmak zorunda. Craıg Thomsonn'un cezalandırdığı Adrıano, Aboubakar ve Andreas Beck'ten,  ilk maçta yoksun olarak İsrail'e giden kara kartal, tur için gerekli skoru alabilecek kapasiteye sahip. Ancak Hapoel Beer Sheva takımındada eksikler olmasına rağmen sakat oyuncuların iyileşmesi ve yarınki maça hazır olmaları nedeniyle, özellikle Avrupa maçlarını çok önemseyen bir takım için çok önemli bir kayıp gibi görünmüyor. Bana göre ilk maçın favorisi yok ama yarın elde edeceği skor tur için Siyah Beyazlıların yüzde 70 avantajı olabilir. Tabiiki acaip ve olağanüstü bir hakem katliamı olmadığı müddetçe. Bunu neden belirtiyorum ? Çünkü Beer Sheva'nın en etkili oyuncuları bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda. Buna karşı Beşiktaş'ın yedek klübesi bile İsrail temsilcisini bu turda bırakabilecek kapasiteye sahip. Bu kaliteyi ve tecrübeyi kullanarak, rakibini ciddiye aldığı müddetçe Beşiktaş turu geçecektir diye düşünüyorum.

FENERBAHÇE.

Süper lig'de beklentilerin altında kalan Fenerbahçe, Avrupa yolunda emin adımlarla devam ediyor. Fenerbahçe'nin rakibi ise Rus temsilcisi Krasnodar.
Adını bile ilk kez duyduğumuz Krasnodar'ı incelediğimiz ve tanıdığımız zaman tıpkı Beşiktaş'ın rakibi gibi son derece ciddiye alınması gereken bir takım olduğunun özellikle altını çizmek istiyorum. Hatta öyleki Beer Shava'dan çok daha tehlikeli olan Krasnodar, Fenerbahçe'ye zor anlar yaşatabilecek bir kapasiteye sahip olsada, bu turda sarı lacivertli ekibe karşı şansı düşük. İkinci maç için gerekli skoru elde edebildiği takdirde, Fenerbahçe, İstanbul'da güle oynaya turu geçeceğini düşünüyorum. Benim asıl korktuğum İvan Kruzliak.  Yine bir slovak hakem ve yine bir İvan. Evet yarın saat 19:00 da başlayacak olan karşılaşmayı Slovak hakem İvan Kruzliak yönetecek. Adı itibariyle hemen aklımıza gelen ve geçtiğimiz yıl yaşanan olaylar nedeniyle hafızalarımızda yer alan İvan Bebek olayını umarım Fenerbahçe bir daha yaşamaz. Avrupa'da yoluna devam etme olasılığı yüksek ikinci takımımız Fenerbahçe olacaktır diye düşünüyorum.

OSMANLISPOR.

Yunanistan'ın her yıl başa oynayan tecrübeli takımı Olympiyakos'a konuk olacak olan Osmanlıspor, Süper lig'de tıpkı Fenerbahçe gibi beklentilerin altında kalmasına rağmen, Avrupa'da fırtınalar estiren bir takımımız.
Lig'de oynadığı oyun ile Avrupa'da oynadığı oyun arasında fark olan Osmanlıspor, Avrupa'nın güçlü takımlarını grup maçlarında eleyerek ve lider olarak geride bırakarak son 32 ye geldi. Olympiyakos ismi ile güçlü ve favori gibi görünsede, aynı düzeydeki takımları eleyerek buralara gelen başkent ekibimiz, bu turuda geçebilecek kapasiteye sahip. Osmanlıspor'un, tabiiki Beşiktaş ve Fenerbahçe'nin rakiplerine oranla çok daha ciddi olan Olympiyakos'u, akıllı oynadığı takdirde geçmemesi için bir neden göremiyorum. Temsilcimiz tur için gerekli skor avantajını Ankara'ya taşıyabilirse üç temsilcimizle yola devam edebiliriz. Temsilcimizin, galibiyet olmasa bile beraberlik veya bir farklı mağlubiyet ile Yunanistan'dan döndüğü takdirde, turu geçmesi sürpriz olmaz
Yarın 21:00 de başlayacak olan karşılaşmayı Fransız hakem Ruddy Buquet yönetecek.
Üç temsilcimizinde yarın ülkemize sevinç yaşatabileceği bir gece olmasını diliyorum.

Ayrıca yarın için sürpriz bir konuğum ile yapacağımız söyleşinin ayrıntılarını cuma günü 9m15cm.com. adresinden takip edebilirsiniz.
Kalın sağlıcakla.

FİNAL GİBİ MAÇ VE SERKAN ÇINAR' IN KARNESİ !..

 Final gibi maç !..

Süper Lig' in 20. haftasında Atiker Konyaspor, pazar günü sahasında Antalyaspor ile karşılaşacak. 

Son haftalarda Rıza Çalımbay'la büyük bir çıkış trendi yakalayan ve üst üste aldığı puanlarla düşme hattından hızla yükselerek  üst sıraları zorlamaya başlayan Antalyaspor, Konya'ya alışılmışın dışında geliyor. Her zaman maça 1 gün kala deplasmanlara  giden güney ekibi, bu maçı final  gibi gördüğü için, Konya'ya 2 gün önceden geliyor. Aynı şekilde Atiker Konyaspor'un kilit maçlarından biri olan pazar günkü karşılaşma, her iki takım içinde büyük önem arzediyor. 

Maçın hakemi Serkan Çınar !..

Atiker Konyaspor'un sezon başından bu yana şikâyet ettiği hakemler, son haftalarda iyice gündeme geldi ve artık bu gündemin en üst noktasına çıktılar.

Geçtiğimiz hafta oynanan derby'de tavan yapan hakem hataları, oynanan maçların önüne geçmeye başladı. İşte böyle bir sezonun 20. haftasında oynanacak olan ve her iki takımında kırılma maçı olarak gördüğü Atiker Konyaspor-Antalyaspor karşılaşmasını İstanbul bölgesi hakemlerinden Serkan Çınar yönetecek. Çınar'ın yardımcıları,  Alparslan Dedeş ve Orkun Aktaş.  Karşılaşmanın dördüncü hakem ise Bülent Birincioğlu.

Maçlardan çok hakemlerin konuşulduğu bu sezon, Atiker Konyaspor'un başını yakan, ve özellikle geçen haftaya damgasını vuran Ali Palabıyık ile Mete Kalkavan'dan sonra, pazar günkü maça hangi hakemin atanacağı büyük bir merakla bekleniyordu. MHK. bu önemli görevi  Serkan Çınar'a verdi. 

Serkan Çınar 'ın karnesi !..

Süper lig'de 9 sezondur maç yöneten Serkan Çınar 1976 Kırklareli doğumlu. Asıl mesleği Eğitimci olan Çınar, kartlarını kullanmakta hayli cömert. Süper Lig kariyerinde 87 maçta 420 sarı, 21 kırmızı kartına başvuran 41 yaşındaki hakemin yönettiği bu maçlarda ev sahibi takımlar 39 kez galip gelirken, deplasman takımları 19 kez galibiyet sevinci yaşadı. 29 maçta ise taraflar beraberliğe razı oldu. Pazar günkü önemli karşılaşmada düdük çalacak olan tecrübeli hakem, ilk kez Atiker Konyaspor - Antalyaspor maçını yönetecek. 

Serkan Çınar'ın Atiker Konyaspor karnesi zayıflarla dolu. Bu hakem ile Süper lig'de 8 kez maça çıkan yeşil beyazlılar, yalnızca 1 kez galip gelirken, 4 beraberlik 3 mağlubiyet elde etti. Buna karşılık aynı hakemle rakip Antalyaspor'un karnesi başarılarla dolu. Kırmızı beyazlılar, Çınar ile  Süper lig tarihinde çıktığı 10 maçın 5 ini kazanırken, yalnızca 2 kez rakiplerine boyun eğdiler. 3 maç ise beraberlikle sonuçlandı.

Taraftarlara büyük iş düşüyor !...

Lig'de belkide sıralama konumunu belirleyecek olan maçta her iki takımın taraftarlarına büyük iş düşüyor. Sporun kardeşlik, Ahlâk ve kurallar içerisinde olduğu bir gösteri olduğunu unutmadan, her iki takım taraftarlarının sakin olması gerektiğini belirtmek isterim. Özellikle ev sahibi takımın taraftarları zaten Türkiye'ye örnek olmuş, her zaman adından övgüyle bahsedilen ve gündeme gelen bir konumda yer almştır. Konyaspor taraftarlarının pazar günü her hangi bir olumsuzluğa izin vermeyeceğini biliyorum. Ancak hassas yapısı nedeniyle bu taraftarlarımızada her şeye rağmen sakin ve sağduyulu olmasını diliyorum. Çünkü Antalya taraftarı sadece Konya değil bir çok maçlarda gördüğümüz ve şahit olduğumuz gibi, taşkınlığın dışında rakip taraftarları tahrik edebilecek küfürlü, imali, hareketleriyle ortamı germeye müsait oldukları için, aman diyorum sakın ha, uymayın. Olur ya, alıştığımız gibi hakem ters kararlar verse bile Antalya'nın ekmeğine yağ sürmeyin. 

Çünkü önümüzde çok daha ciddi maçlar Atiker Konyaspor'u bekliyor. Özellikle 25. hafta sonuna kadar dikkatli olunmalı. Bu 5 haftalık periyod, Konyaspor'un sezon sonundaki akibetini belirleyebilecek maçlar olacak. 25. hafta oynanacak Fener maçının ardından, fikstürü rahatlayacak olan yeşil beyazlılar, bu keskin virajdan en az hasarla çıktığı takdirde oyuncuların, Aykut hoca'nın ve bütün Konya'nın beklentisindeki başarı oranı çok daha yükselecektir.  

Antalyaspor 8. haftadan sonra !..

Lig'in 8. haftasında puan sıralamasının dibinde bulunan Antalyaspor, o hafta Beşiktaş'a karşı aldığı 3-0 lık mağlubiyetin ardından oynadığı 11 maçta, yalnızca 1 kez Bursaspor'a mağlup oldu. 8 galibiyet 2 beraberlikle topladığı 26 puanla dikkatleri üzerine çeken güney ekibi, 8. hafta sonunda son sıradaydı ve puanı sadece 3 tü. Buna karşılık Atiker Konyaspor ise 9.sırada ve 10 puana sahipti. Artık ne demek istediğimi anladığınızı sanıyorum. Ama herşeye rağmen şunu belirtmek istiyorum.

Antalyaspor maçı görüldüğü gibi zor olmayabilir. Çünkü oyun stratejilerine bakılacak olursa aksine kolay bir maç bile olabilir bana göre. Tabi bu oyuna Serkan Çınar bakalım ne kadar izin verecek ? bu çok önemli. 

3 Puan arzusuyla kalın sağlıcakla.

 

TARAFTAR GÖZÜYLE KONYASPOR !...

Taraftar penceresi !.. ( İsmail Yılmaz )

Ümraniye ile oynanan Z.T.K. maçının ardından, 9m15cm.com. da yer  alan  taraftar penceresi isimli köşenin ilk konuğu ile birlikte A.Konyaspor ve Aykut hoca hakkında sohbet ettik. Ben özellikle A.Konyaspor nasıl, nasıl olmalı, beklentileri neler gibi ana konuların cevabını, taraftarın penceresinden görmek  istedim. Onun için sık sık bir taraftarı konuk etme kararı aldım. Bu nedenle Meram  Çıtır Simit 'te ilk misafirim olan ve yıllardır A.Konyaspor'u içeride dışarıda takip  eden İsmail Yılmaz kardeşim ve beni ziyarete gelen Mehmet Başçı abimle enine boyuna Konyaspor'u konuştuk.

İlk olarak Atiker Konyaspor hakkında şu andaki düşüncelerini sordum İsmail kardeşime.  
Abi geçen sezonu 3. sırada  bitirmiş olan bir takım için beklentilerimiz tabiiki yüksekti. Ancak takım bu sezon Avrupa yorgunluğunu üzerinden atacağı için ilk 7-8 sırada bitirebileceğimizi ve 50 - 55 puan arasında kalacağımızı düşünüyoum. Bunun yanısıra bu sezon için takım kadrosu ilk 7-8 için bana göre yeterli ama hedefimiz yine avrupa ise bunun en kısa yolu Z.T.Kupasını müzemize taşımak olmalı. Peki kupa için kadro yeterlimi diye sorduğum zaman, aslına bakılırsa  şanslı kura lar ile finale kadar gidebiliriz kadromuz ve Aykut hoca faktörü bu hedef için sürpriz değil, ama ne olursa olsun benim tek takıldığım konu  ligde olsun kupada olsun bir holmen'e, bir traore'ye, djalma'ya, Torje'ye sahip çıkamadık daha doğrusu elimizde tutamadık. Bu oyuncuların hepsi olmasa bile en azından ikisi olsaydı şu anda belkide Avrupa'da devam ediyor olabilirdik.
İsmail kardeşimin Transfer konusu ve Aykut hoca'nın oyun sistemi hakkındaki düşünceleri ise ilginç.
Yönetimin transfer politikası bana göre doğru. Çünkü kulübün mali yapısını düşünürsek elde  edilmiş ve Konyaspor kulübüne göre yüksek miktardaki gelirin dağılımını yönetim bildiğim kadarıyla oyuncuların alacaklarına harcıyor, çok şükür uefa da dosyamız kalmadı, bununla birlikte yüksek bonservislerle geçtiğimiz yıllarda yanlış yapılann ve transfer yapmış olmak için yapılan bir çok oyuncu almak futbol takımına zarar verir. Benim düşüncem bu sezon dinlenme sezonu olacak ve gelecek sezon iyi transferlerle yine iddialı bir Konyaspor'u konuşuyor olabiliriz. Aykut hoca ve sistemine gelince. Hoca'nın uzun yıllar Konyaspor'da kalması gerektiğini düşünüyorum. Çok değerli bir hocamız var ve değerini bilmemiz lazım. Ama oyun sistemine gelince oktay abi seninle aynı fikirdeyim. Takım oynadığı zaman gol atabileceğimizi hissediyorum ve atıyoruzda. Ancak tribünlerdeki koltuğumuzda tabiri caizse diken üstünde maç izliyoruz.Ne zaman yiyeceğiz diye stres içerisinde 90 dakika boyunca bunalıma giriyoruz. Göze hoş gelen ve hücum düşünen bir oyun sistemini yıllardır Aykut hoca benimsemiyor. ve dikkat edilirse maçların yüzde doksanı 1 - 0, 2 - 1 gibi kısır skorlar oluyor. Maç bitince bakıyoruz 1-0 kazanmışız. oh çekiyoruz. Hani bir tabir vardır Konya'ya özgü. Karnımızı kaşıya kaşıya bir maç seyredemiyoruz.
İsim isim oyuncular !.. 
Abi ben sen yine dönüp dolaşıp Volkan'ı soracaksın deyince bir gülüşmemiz oldu. Volkan konusundaki ısrara bende anlam veremiyorum. Uslu için ısrar et ama Volkan için ı ıh. Çünkü Uslu bir şeyler yapma çabasını gösteriyor ve oyunda hataları olsada onu kapatma çabasını gösteriyor. Volkan'ın ise bana göre özel bir görevi var. Orta alanda top dağıtıyor. Çoğu zamanda bunu başaramıyor neden dersen, kendini geliştirmek için hiç bir özen göstermiyor. Atıyorum bir Ömer Ali, Ali Çamdalı, Skubiç,Serkan, gibi bir kaç oyuncunun daha hata yapma kredisi var. hata yaptıkları zaman görünmüyor. Ama volkan artık mimlendi ve hata yapma lüksü olmayan, kendini geliştiremeyen bir oyuncu. Krediside yok.
Sohbet iyice koyulaştığı bir anda cep telefonlarımıza mesaj geliyor. Kupada rakip Sivasspor mesajı. Hemen İsmail'e ne düşündüğünü soruyorum. Abi finale kadar yolumuz açık gibi görünüyor. Çünkü sivas'ı Allah'ın izniyle geçersek Kasımpaşa - Ç.Rizespor eşleşmesinin galibiyle eşleşeceğiz. Buda final için zor bir kur'a değil.
İnşallah bizimde müzemize götürebileceğimiz bir kupa olur.
Antalyaspor maçı!...
Hem taraftarlar arasındaki husumet nedeniyle, hemde üst sıralar için her iki takımda iddialı. Özellikle Antalyaspor Rıza hoca ile büyük bir çıkış trendinde. Uzun zamandır mağlubiyet yüzü görmeyen bir Antalyaspor geliyor. Allah korusun Konyaspor açısından puan kaybı yaşanırsa hedeflenen sıradan çok uzaklaşırız. Zor maç olacak.ve belkide sezonun kilit maçı olacak düşüncesindeyim. Rıza hoca Antalya'yı iyi motive ediyor ve oyun stratejisi hücum. Ama aslında Aykut hoca'nın tamda istediği bir oyun sistemini oynuyorlar. Benim korkum gol atamazsak sıkıntı. Bu maçın yine bol gollü geçeceğini tahmin ediyorum. Aykut hoca faktörü yediğinin bir veya iki fazlasını atabilecek bir strateji ile sahaya çıkmalı.  
Sana katılıyorum oktay abi. Fenerbahçe maçının ardından fikstür avantajını kullanabiliriz.
İnşallah önümüzdeki sezon iyi transferler yaparak adımızdan söz ettiririz diyerek Konyaspor konusunu kapattık.
Bu güzel sohbet için İsmail kardeşime, Bugün doğum günü olduğu için kendisine sağlık ve mutluluk dolu nice uzun yıllar dilediğim,  Mehmet abime ve bu güzel mekânda bizi ağırlayan Meram Çıtır Simit'e teşekkür ediyor, bir sonraki sohbetimize başka bir konukla devam edeceğimizi belkide sürpriz bir konuk olabileceğini belirterek takipte kalmanızı diliyorum.
Kaln sağlıcakla.

MİSAFİRİM :OKTAY DEMİRAY, KONU :NE OLACAK KONYASPOR'UN HALİ !...

Çok kötü bir mağlubiyetin ardından neler yazabilirim diye düşünüyorum. Kafamda bir çok soru işareti oluşuyor. Geçen sezonu ilk üçte bitiren bir takım, bu sezon neden irtifa kaybediyor  diye soruyorum kendi kendime. yine bir çok soru işareti ile dolu cevaplar geliyor aklıma. Ama bu cevapların olumsuz taraflarını hep içimde biriktiriyorum. Sezon sonunda bütün açıklığı ile yazacağım. Şimdi sırası değil. Çünkü daha çok hafta var ve 25. hafta itibariyle fikstür Atiker Konyaspor'un istediği gibi oluşabilir.. Belli olmaz her ne kadar istediğimiz oyunu sahada göremiyorsak, istediğimiz sıralamada değilsek bile her şey Fenerbahçe maçından sonra değişebilir diye düşünüyorum. Bu nedenle ne transfer konusunda ne Aykut hoca konusunda nede oyun anlamında yazmamak için sabrediyorum.
Ne olacak Konyasporun hali !..

Yolda, sokakta, iş yerinde her yerde, özellikle bu sene herkes bana soruyor ne olacak Konyaspor'un hali ?
İşte bu sorunun cevabını, kişisel olarak çok sevdiğim, saygı duyduğum, Süper lig eski hakemlerinden Oktay Demiray hocama bende sordum ve Meram Çıtır Simit'e oturarak bulmaya çalıştık. Yaklaşık bir buçuk saat sohbet ettiğimiz Oktay hocamla, yazabileceğim yazamayacağım bir çok konuda sohbet ettik. Bir taraftan bu soğukta sıcak çaylarımızı yudumlarken, diğer taraftanda öncelikle transfer konusunu konuştuk. Yapılması gereken transferin nokta transfer olması gerektiğini, ama devre arasında bunun mümkün olamayacağını, olsa bile 24 saat önce transfer döneminin sona erdiği için trenin kaçtığını söyledi. Peki hocam herkes büyük bir umutla son dakika sürprizi yaparken, başkanı olmayan, 1500 kişiye oynayan, üstelik liderliği bu haftaya kadar elinde bulunduran bir Başakşehir, ihtiyacı yokken 4 - 5 tane transfer yapıyorsa üstelik Adebayor gibi bir dünya yıldızına 1,5 yıllık imza attırıyorsa, Kayserispor ihtiyacı olduğu için 7-8 transfer yapıyorsa, Antalya, Bursa v.s bir çok takım eksik bölgelerine takviye yapıyorsa, Konyaspor'un ihtiyacımı yok diye sordum." Olmaz olurmu tabiki ihtiyaç var, ama eldeki kadro ilk 7-8 için yeterli ve iddialı takımlarla olan maçlarımız 4-5 hafta sonra bitecek ve fikstür rahatlığına gireceğiz bu yüzden sanırım ağırdan aldılar" cevabını verdi. Hedefi avrupa kupalarına tekrar katılabilmekse sadece Fofana yeterlimi ? diye sordum, " tabiki hayır, hatta Ömer ali'de bile son zamanlarda performans düşüklüğü olduğu için iyi bir alternatif gerekliydi. Diğer taraftan Aatıf olsaydı iş yapabilirdi ama hayırlısı olsun bu takım yine üst grupta yer alabileceğini düşünüyorrum" dedi.
Z.T.K. konusu !...
Ziraat Türkiye Kupasındaki fikrini sorduğumda, Oktay hocam, neden olmasın, geçen sezon ligde 3. olduysak Türkiye Kupasını neden kazanmayalım, Zor ama imkânsızda değil. Kadro ilk 7-8 için yeterliyse Kupa için ayrı bir motive olarak, Avrupa'ya bu kısa yoldanda gidilebilir. Transfer kapandığı için, tamamen takımın ve Aykut hocanın elinde olan birşey artık. dedi.
Hakemler konusuna biraz tebessümle girdik. Oktay hocam, evet hakemlerinde sonuçta bir insan olduğunu, hata yapabileceklerini, ancak  ön yargılı olan bazı hakemlerinde bulunduğunu ve bu hakemlerin bir çok takımın canını acıttığını belirtti.
Aklıma pazar günü oynanacak olan Türkiye Kupası maçlarında görev alabilecek hakemler geldi. Oktay hocam, Konya - Ümraniye maçının hakemini tahmin etmek zor ama Beşiktaş - Fenerbahçe maçını

büyük olasılıkla Bülent Yıldırm veya Ali Palabıyık alabilir dedi.
Lig'deki gidişat !..
Oktay hocamla birlikte şöyle kabaca bir hesap yaparak ligde Atiker Konyaspor'un bundan sonraki haftalarını değerlendirdik. Fikstüre göre aynı fikirde olduğumuzu gördüm. Hocam ben bütün takımların bu haftadan itibaren 34. haftaya kadar yapacakları maçları inceledim ve Konyaspor'un 53 puanla ligi ilk 8 de bitirebileceğini hesapladım dedim. Aynı şekilde Levent arkadaşımla fikstürü o anda tekrar inceleyerek puan alabileceğimiz ve alamayacağımız maçları hafta hafta tahmin ederek neredeyse Oktay hocamla aynı sonuca vardık. Ortak görüşümüz Atiker Konyaspor'un ligi 50 - 55 puan arasında ve 7-8 sırada  bitirebileceği idi.  Çaylarımız tazelenirken bir taraftan mart ayında yapılacak olan, olağan genel kuruldan, diğer taraftanda Konyaspor'un eski günlerinden bahsederek güzel sohbetimize şimdilik virgül koyduk.

Stadın isim sponsorluğundan kulübün mali yapısına, Transferlerden lobi çalışmalarına kadar birçok konuda konuştuğumuz, ama yazmamın mümkün olmadığı bir ortamda, bu güzel sohbete ev sahipliği yapan Meram Çıtır Simit'in misafirperverliğine ve davetimi geri çevirmeyip, yine bu güzel sohbetimize iştirak ettiği için Sayın Oktay Demiray hocama tekrar tekrar çok teşekkür ediyor, minnettar kaldığımı belirtmek istiyorum.
Kalın sağlıcakla.